8 Aralık Pazar, 2024
spot_img
spot_img
spot_img
spot_img
spot_img

Rüya Görmemizle İlgili Bu Teori Duyanları Hayrete Düşürecek!

Rüyalar… Kimi uzun, kimi kısa, kimi saatlerce sürmüş gibi hissettiren, bazen uyanınca devam etmek için tekrar uykuya daldığımız cinsten… “Ben hiç rüya görmedim” diyen biriyle kimse karşılaşmamıştır. Peki nasıl rüya görüyoruz? Eğer görme ile alakalı ise görme engelli bireyler nasıl oluyor da rüya görüyor?

Rüya görmemizin Dünya’nın günlük hareketi ile ilişkisi olabilir desek… Stanford Üniversitesi Tıp Fakültesi, Psikiyatri ve Davranış Bilimleri Bölümü doktorlarından Dr. David M. Eagleman tarafından geliştirilen “Savunma Aktivasyon Teorisi” ni birlikte inceleyelim.

Nörobilimin belki de çözüme kavuşmayan en önemli konusu rüyalardır. Görülen bu rüyalar, insan evriminin bir parçası olarak oluşmuş sinirsel bir davranış mı, yoksa altında derin bir anlam mı yatıyor?

Yapılan çalışmalar doğrultusunda kaybedilen bir duyu alanının diğer duyular tarafından işgal edildiği ve diğer duyuların gelişim gösterdiği yıllardır bilinmektedir. Buna en sık rastlanan durumu görme engelli bireylerin duyma, koku, tat gibi diğer duyularının normal bireylere göre daha çok gelişmiş olmasıdır. Nörobilimciler bu işgal hızını laboratuvar ortamında hesaplamış ve elde edilen sonuç karşısında oldukça şaşırmışlardır: 40 ila 60 dakika. Bu durumda uyuyan her bireyin uyandığında görme yetisinin bir kısmını kaybetmesi beklenmez mi?

Dünya’nın ekseni etrafında 24 saatte tamamladığı günlük hareket süresince, aydınlanma çizgisinin bir tarafı geceyi yaşıyorken diğer tarafı da gündüzü yaşamaktadır. İnsanlar başta olmak üzere evrimleşip günümüze gelebilmiş canlıların büyük bir kısmı karanlığın hüküm sürdüğü gece vaktinde uyumaktadır. Uyku süresi boyunca canlılar görsel korteksinin komşu kortikal korteks alanlarının işgalinden korumak için inanılmaz bir evrimleşme göstermiştir. Uyku esnasında beyinde yer alan görme korteksine, “lateral genikulat çekirdek” denen küçük yapı tarafından gönderilen PGO dalgaları aracılığıyla rüyalar görülüyor. Bu durum beynin görme korteksini savunmak için geliştirdiği işlevsel bir araç. Uyku esnasında hipokampüs ve prefontal korteksin etkinliğinin düşük olması sebebiyle de gördüğümüz rüyaları hatırlamayız. Bu durum da teorinin “rüya görme amacı” ile oldukça örtüşmektedir.

Rüyaların altında yatan bilimsel teoriler farklılık gösterse de, hep güzel rüyalar görmek dileğiyle..

Kaynak

Hazırlayan: Büşra Gökçimen

İlgili Yazılar

spot_img

Son Yazılar